Alice Roses
London, England
2 new messages
7 tours, 2 rooms
3 resolved tickets
Hesabınız
4517 Washington Ave.
Manchester, Kentucky 39495
Hours: 8:00 - 17:00, Mon - Sat
support@travila.com
Süre
5 gece/6 gün
Tur Tipi
Yurt İçi
Kategori
Doğu Karadeniz Turu
1. Gün
Değerli misafirlerimiz: Akşam vakti konuştuğumuz saatte sizi alarak aracımızla hareket ediyoruz ve gece yolculuğu yaparak yoldaki molalarımızla sabah saatlerinde Amasya şehrimize varıyoruz. Amasya’da bizi bekleyen rehberimizle buluştuktan sonra Sabah kahvaltısı (ekstra) yapıyoruz (07.00 - 08.00). Gezimiz boyunca Yeşilırmak nehri şehrin ortasından akıp şehri ikiye bölerken, Amasya yalı boyu evleri, Amasya Kalesi ve Kral Kaya mezarları hep gözümüzün önünde olacak.
Amasya’da bulunan en önemli Osmanlı eseri olan II. Bayezid Külliyesi ile gezimize başlıyoruz. (08.15) Sultan II. Bayezid adına, 1485-86 yılları arasında cami, medrese, imaret, türbe, şadırvan ve çeşmeden ibaret bir külliye olarak yapılmıştır. 15. yüzyılın son çeyreğinde yan mekânlı cami mimarisinin gelişmiş bir geçiş dönemi örneğidir. Cami beş kubbeli bir cemaat yeri ile geniş bir kemerle birbirine bağlanan arka arkaya iki kubbeli mekân ve buraya açılan yan mekânlardan ibarettir. Doğu kısmındaki minaresi renkli taşlarla yivli, batı kısmındaki minare ise palmetlerle süslü olarak yapılmıştır. Batıda "U" plan şemasına sahip medrese mevcuttur. Doğudaki "L" plan şemail yapı imaret ve konuk evidir. Her iki minare hizasında bulunan yaşlı çınar ağaçlarının külliye ile yaşıt olduğu tahmin edilmektedir. (08.30)
II. Bayezid külliyesi gezisinden sonra Amasya’da şehzadelik yapmış Padişahların büstlerinin sergilendiği Şehzadeler yolunda yürüyüş yapıyoruz. (08.45) Nehir kıyısında Şehzadeler yolu çok güzel dizayn edilmiş. Yol boyunca Osmanlı döneminde Amasya’ya eğitim için gönderilen şehzadelerin büstleri var. Şehzade Yıldırım Bayezit, Çelebi Mehmet, Şehzade 2. Murat, Şehzade Ahmet Çelebi, Şehzade 2. Mehmet, Şehzade Aleaddin, Şehzade 2. Bayezit, Şehzade Ahmet, Şehzade Murat, Şehzade Mustafa, Şehzade Bayezit ve Şehzade 3. Murat Amasya’da valilik yapmışlardır. Ayrıca Ferhat’la Şirin destanını sembolize eden bir çeşme ve Farhat’la Şirin heykellerini de görüyoruz. (09.00)
Daha sonra II. Bayezid Külliyesi içinde bulunan Maket Amasya Müzesini geziyoruz. (Maket) Minyatür Amasya Müzesi, 1914 yılında çekilmiş bir fotoğraftan esinlenerek yapılan bir tarihi kent maketidir. Sultan Beyazıt Külliyesinin imaret binasının bir salonu içinde 80 m² lik bir alanda yer alır. Yapımı 2008 yılında Amasya Valiliği il Özel idaresi tarafından başlanmış ve 14 Mayıs 2010 tarihinde hizmete açılmıştır. (09.15)
Maket müze gezisinden sonra Yeşilırmak kenarında bulunan Özel Şehzadeler Müzesi’ni geziyoruz. 2 katlı bu konağın alt katında Amasya’da valilik yapan ama Sultan olamayan şehzadelerin, üst katta ise Sultan olma şansını yakalayan şehzadelerin balmumu heykelleri sergileniyor. Ayrıca müzede alçı üzeri kalem işi süslemeler, çini panolar, tavan göbekleri, hat, tezhip ve minyatür sanatlarından örnekler, el yapımı kök boya ile yapılan yün halılar görülmeye değer. (09.45)
Şehzadeler müzesi gezisinden sonra Panoramik olarak Amasya Kalesine ve Kral kaya
mezarlarına çıkış noktasındayız. Kaleyi ve Kral kaya mezarlarını rehberimiz aşağıdan anlatacak.
Harşena Dağı adı verilen dik kayalıklar üzerine kurulu olan Amasya Kalesi’nin 4 kapısı var.
Kalenin içinde sarnıç, su kuyusu ve zindanlar bulunuyor. Kaleden Yeşilırmak nehrine ve Kral
mezarlarına kadar uzanan M.Ö. 3. yy.’a ait merdivenle inilen yeraltı yolu, burç ve cami
kalıntıları görülmeye değer. Burada yarım saat bir serbest zaman verip Amasya yöresel
ürünlerinden alışveriş yapıyoruz. Daha sonra Hazeranlar Konağını (Etnografya Müzesi)
geziyoruz. (10.15)
Hazeranlar Konağı 1865 yılında nehir kenarında Roma dönemi sur duvarları üzerine kurulmuş. Osmanlı döneminin en zarif sivil mimari örneklerinden biri. Osmanlı yaşam tarzı gayet güzel bir şekilde tasvir edilmiş. Konaktaki tavan ve dolap kapakları ile raflardaki bezemeler dikkat çekici güzellikte. Konak gezisinden sonra son dönem Osmanlı konut mimari örneklerinden olan Amasya Yalı boyu evlerinin yanından geçerek Hükümet köprüsüne ulaşıyoruz. Burada Amasya Saat Kulesi’ni görüyoruz. (10.45) Otobüsümüze doğru giderken son olarak Bimarhaneye (darüşşifa) geliyoruz. İlhanlı döneminden günümüze ulaşan tek eser (1308 - 1309). Burası açık avlulu bir medrese. Ön cephesinde taş işçiliğinin nadide bir örneğini görüyoruz. Burası uzun yıllar şifahane olarak kullanılmış. Anadolu’da müzikle tedavi yapılan ilk hastane olma özelliği taşıyor. (11.00)
Otobüsümüze binerek Amasya’da gezeceğimiz son nokta olan Ferhat Şirin Âşıklar müzesine gidiyoruz. Şiirlere, şarkılara, hikâyelere konu olan efsane âşıklar Ferhat ile Şirin'in memleketi Amasya'da bulunan Ferhat ile Şirin Âşıklar Müzesi'nde dillere destan aşklar konu ediniyor. Amasya Belediyesince 2013 yılında yaptırılan müze, Ferhat ile Şirin efsanesindeki, Ferhat'ın Şirin'e sevdası uğruna kilometrelerce uzunlukta dağları delerek su getirdiği kanal olarak nitelendirilen ve "Ferhat Su Kanalı" olarak bilinen mevkide yer alıyor. Müzedeki bölümlerde, Ferhat ile Şirin'in, Kerem ile Aslı'nın, Leyla ile Mecnun'un, Mimar Sinan ve Mihrimah Sultan'ın, Romeo ve Juliet'in hikâyeleri, üç ve iki boyutlu silikon maket ve heykeller, rölyefler, efsanelerin yaşandığı varsayılan döneme özgü dekorlar ve özel efektler, ışık ve müzik eşliğinde ziyaretçilere sunuluyor. Müzede Anadolu "âşık", yavuklu kültürleri, ilahi aşk gibi temalar da maket, ışık ve müzik eşliğinde anlatılıyor. (11.45) Âşıklar müzesi gezisinden sonra Otobüsümüze binerek Amasya’dan ayrılıyoruz. (12.00) 1,5 saatlik bir yolculuktan sonra Samsun ilimizdeyiz. (13.30)
Öncelikle Türkiye’nin en meşhur at üzerindeki Atatürk anıtını göreceğiz. Anıt, döneminde Gazi Parkı, bugün Belediye Parkı olarak anılan alanda yer almaktadır. Atatürk Kurtuluş Savaşını başlatmak üzere 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun'a çıkmıştır. Samsun halkı, Atatürk'ü ve bu önemli olayı ölümsüzleştirmek amacıyla Atatürk'ün Samsun'a çıktığı noktada bir anıt heykel yaptırmaya karar vermiştir. Heykelin dikildiği alan o yıllarda iskelenin hemen yanındaydı. Ancak aradan geçen zaman zarfında iskelenin doldurulması ile bugün daha içeride kalmıştır. Heykel 1928 yılında Avusturya'lı sanatçı H.Krippel'e sipariş edilmiştir. Ancak yapımı 1931 yılı sonlarına dek sürmüştür. Sanatçıyla 1928 yılında $ 37.000'a anlaşılmıştır. Sanatçının diğer çalışmalarında olduğu gibi Samsun anıtı da Viyana'da tunca döküldükten sonra Samsun’a getirilmiştir. Doç Levalayın kumpanyası(yabancı ortaklık) Heykeli Hamburg'dan Samsun'a kadar ücret almaksızın taşımıştır. Anıtın açılış töreninin İnönü Zaferi'nin yıl dönümü olan 10 Ocak günü yapılması düşünülmüş ancak bazı hazırlıkların yetişmemesi dolayısıyla 15 Ocak 1932 günü yapılmıştır.
Atatürk anıtı önünde rehberimiz bilgi verdikten sonra grup halinde fotoğraf çektireceğiz.
(13.30) Daha sonra yemek molası (ekstra) ve serbest zaman veriyoruz. (14.45) Akabinde
otobüsümüze binerek meşhur Bandırma Vapuruna (5 TL), gidiyoruz. (15.00)
Bandırma Vapuru Mustafa Kemal Atatürk'ü 9. Ordu Müfettişi olarak kurmayları ile birlikte
İstanbul'dan Samsun'a getiren gemidir. Bandırma Vapuru, Milli Mücadele’nin sembollerinden
biri oldu. Atatürk ve arkadaşlarını Samsun’a ulaştıran ve Atatürk'ün Milli Mücadele çağrısını yapabilmesini sağlayan Bandırma Vapuru, Milli Mücadele’nin zaferle sonuçlanmasından sonra
tarihte çok önemli bir yer aldı. Görevini hakkı ile yerine getiren Bandırma Vapuru daha sonra bir
Türk armatöre satıldı. Aynı armatör tarafından 4 ay içinde Haliç Fenerin de Hurda olarak
parçalanmıştır. Fakat ülkemiz için son derece önemli olduğundan 2001 yılında inşasına yeniden
başlanan Bandırma Vapuru, 2003 yılında tamamlandı. Yaşanan zorlu günlerin simgesi haline
gelen Bandırma Vapuru o günlerin anısını yaşatmak amacıyla aslına uygun bir şekilde müze
haline getirildi. Şu anda Bandırma Müzesi olarak Samsun'un Canik ilçesinde ziyaretçilerini
beklemektedir.
Bandırma vapuru gezisinden sonra Karadeniz sahil yolundan Ordu ilimize gitmek üzere hareket ediyoruz. (15.30) Öncelikle Samsun’un Terme ilçesinde mola vererek Amazon Kadını Heykeli önünde resim çekiliyoruz. (16.00) Amazonlar, Yunan mitolojisinde tamamen kadın savaşçılardan oluşan tarihi bir ulustur. Yarım saatlik bir çay, kahve molasından sonra yolumuza devam edip Ordu ilimize varıyoruz. (17.00)
Ordu'da 2011 yılında açılan Teleferikle Boztepe'ye çıkıp şehri ve denizi tepeden seyrediyoruz.
Ordu Boztepe, denizden 530 metre yükseklikte şehrin manzarasını teleferik ile veya tepede yer
alan tesisler sayesinde izleyebileceğiniz ve ayrıca yamaç paraşütü yapabileceğiniz harika bir yer.
Tepeye vardığınızda Karadeniz’in ve aynı zamanda Ordu’nun harika manzarası ile
karşılaşıyorsunuz. Yeşilin bol olduğu ve mavi ile buluştuğu bu ortamda yapılacak en güzel
şeylerden biri elbette manzaranın keyfini çıkartmak oluyor. Burada gün batımını izleyebilir veya
yamaç paraşütü sporunu deneyebilirsiniz. Bölgede yer alan tesislerde yemek yiyebilir veya
manzaranın tadını içeceğinizi yudumlayarak çıkarabilirsiniz. Teleferikle tekrar aşağı indikten
sonra akşam yemeği ve konaklama için Ordu’daki otelimize geçiyoruz. (19.30) --- ---
2. Gün
Otelimizde yapacağımız kahvaltı sonrasında otobüsümüze biniyoruz (08.00) ve fındık ve fındık ürünleri alışverişi için Türkiye’nin en çok ve en kaliteli fındıklarını üreten Giresun şehrimize varıyoruz. (08.30) Giresun, fındığın başkenti ve Kirazın anavatanı. Burada bulunan Fiskobirlik tesisinde önce fındık ürünlerinin tadına bakıyoruz En son olarak da fındık reyonunda bulunan çeşitli fındık ürünlerinden (Fındık Yağı, Kabuklu Fındık, Kabuklu Kavrulmuş Fındık, Kavrulmuş İç Fındık, Kıyılmış İç Fındık, Natürel İç Fındık, Pikola Fındık, Ballı Fındık Ezmesi, Süzme Çiçek Balı, Şekerli Fındık Ezmesi, Kakaolu Fındık Kreması,) alışveriş yapıyoruz. Fındık alışverişinden sonra yola çıkıyoruz. (09.45)
1,5 saatlik bir yolculuk yapıyoruz ve Trabzon ilimize varıyoruz.
(11.30) Öğle yemeği için Trabzon’un en güzel restoranındayız. Meşhur Akçaabat köfteli menümüzü alacağız. (13.00) (Akçaabat köftesi - ekstra ) ( Ezme, Bulgur pilavı, Kaygana, Turşu kavurması, Piyazlı salata, Köfte-cips-biber, Tatlı, Ayran, Su, Çay)
Öğle yemeği sonrasında (14.00) Şimdiki durağımız Atatürk köşkü. (Ekstra 15 TL) Trabzon’un 7 km yukarısındaki Soğuksu mahallesinde bulunan 20. yüzyıl şaheseri Atatürk Köşkü'nü gezeceğiz. Atatürk bu köşkü 1924, 1930 ve 1937 yıllarında üç kez ziyaret etmiş, 1937 yılındaki son ziyaretinde burada kalarak vasiyetinin büyük bir kısmını da bu köşkte yazmıştır. Köşk’ün mimarisi ve bahçesi sizleri büyüleyecek. Sonra Köşk’ün hemen yanında Trabzon Telkâri ve Hasır sanatının inceliklerini ve örneklerini görebileceğimiz ve satın alabileceğimiz mağazayı ziyaret ediyoruz. (16.00) Köşk gezisi sonrası Trabzon’un şehir merkezini panoramik olarak görüp geçerek Trabzon merkezdeki Ayasofya Cami müzesini ziyaret ediyoruz. (17.15) Trabzon Ayasofya Müzesi, Trabzon'un Ayasofya Mahallesinde bulunan tarihi müzedir. İstanbul'un Latinler tarafından işgal edilmesinden sonra kaçan ve Trabzon'da 1204 yılında Trabzon imparatorluğunu kuran Komnenos Ailesinden Kral I. Manuel (1238-1263) tarafından 1250-1260 yılları arasında yaptırılan ve bir manastır kilisesi olan Ayasofya adı "Kutsal Bilgelik" anlamına gelir. Fatih Sultan Mehmed'in 1461 yılında Trabzon'u fethinden sonra da kilise olarak kullanılan yapı 1584 yılında sultanın emriyle Kürd Ali Bey adlı bir ayân tarafından bir minber ve müezzin mahfili eklenerek camiye dönüştürülmüştür. I. Dünya Savaşı sırasında Trabzon’u işgal eden Rus ordusu tarafından depo ve askeri hastane olarak kullanılmıştır (1916 - 1918) Savaş sonrasında 1960 yılında dek cami olarak kullanılan yapının freskleri 957-62 yılları arasında Edinburgh Üniversitesi’nden Russell Trust tarafından temizlendikten sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilerek 28 Haziran 2013 Cuma günü vakit namazının kılınmasıyla, 52 yıl sonra yeniden Müslümanların ibadetine açılmıştır.
Ayasofya Camii gezisinden sonra Trabzon’un doğusuna doğru devam edeceğiz. Yeşilin her tonunun barındıran manzaralar arasından Yomra, Arsin ve Araklı ilçelerini geçerek ilk durak yerimiz olan Sürmene ilçemize geliyoruz. Burada meşhur Sürmene bıçağı alış veriş zamanı veriyoruz. (15.30)
Dünyanın en kaliteli ve en sağlam bıçaklarını yerinde göreceksiniz. (Mutfak bıçakları, sebze, meyve bıçakları, kasap bıçakları, çakılar ve diğer ürünler) Bıçak mağazasında alışverişten sonra Trabzon’un Rize sınırındaki son ilçesi Of ilçemize varıyoruz. (16.45) Çay keyfini çay fabrikasında yapacağız. Burada bulunan bir çay fabrikasını ziyaret edeceğiz. (17.00) Fabrika görevlileri bizlere çayın topraktan bardağa geliş hikâyesini anlatacaklar. Ayrıca çay fabrikası gezilecek. Çay ikramı olacak. Son olarak da isteyenler çay alışverişi yapabilirler. (18.00) Çay fabrikası gezisi sonrası Sahilden ayrılıp güneye doğru devam ederek Solaklı vadisine giriyoruz. Yaklaşık 1saat 15 dakika sonra otelimize varıyoruz. (19.00)
Akşam yemeği ve konaklama için –otelimize geçiyoruz---
3. Gün
Sabah kahvaltısını otelimizde aldıktan sonra Uzungöl’e geliyoruz. Haldize deresinin önünün 1610 yılında bir heyelan sonucu kapanmasıyla oluşmuş olan Karadeniz’in simgesi Uzungöl ‘de gezinti yapıp güzel fotoğraflar çekebilir, yöre insanıyla hoş sohbetlere katılabilirsiniz. Uzungöl gezisinin ardından tekrar sahile geliyoruz. (12.00) Sahil boyunca devam edip Rize ilimize geliyoruz. (13.15). Rize şehir merkezini geçerek Gündoğdu beldesinde bulunan bir Rize Bezi atölyesinde Rize bezi hakkında bilgi alarak Alış veriş zamanı veriyoruz. Rize dokuma fabrikası ziyaretinden sonra tekrar yola çıkıyoruz
Fırtına deresi kenarında muhteşem manzaralı bir tesiste öğle yemeği molamız olacak. (14.30) (Alabalık, Muhlama, Laz böreği ve Kara Lahana Sarması tavsiye ediyoruz. Ekstra ) Yemek sonrası aktivite zamanı başlıyor. İsteyenler Rafting sporu yapabilirler. Ayrıca zipline da yapabilirsiniz. (17.00) Bu aktivitelerden sonra Otobüsümüze binip buradan başka bir vadiye giriş yapacağız. Fırtına Vadisi. 20 km uzunluğundaki bu vadi dünyada koruma altında bulunan 200 ekolojik bölgeden bir tanesi. Fırtına deresinin yanından, Çay ve kivi bahçeleri arasında devam ederken Türkiye’nin en çok yağmur alan yerinden geçtiğimizi unutmuyoruz. Burada yılın 200 günü yağışlı geçiyor. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinin içinden geçerek dünyaca ünlü Ayder yaylasına çıkıyoruz. (19.00)
Ayder yaylasının rakımı 1350 metre. Otobüsle Ayder’in en yukarısına çıkıyoruz. Burada
bölgenin en meşhur şelalesi Gelintülü Şelalesi var. Hem şelaleyi hem de Kaçkar Dağları'nın
muhteşem manzarasını fotoğraflıyoruz. Serbest zaman sonrası Akşam yemeği ve konaklama için
Ayder’de bulunan otelimize geçiyoruz. (20.00) ---
4. Gün
Bugün saat 06.30 otelde kahvaltımızı yaparak Çamlıhemşin, Ardeşen, Arhavi, Fındıklı ve Hopa’dan geçerek Borçka ilçesine geliyoruz. (09.00) bizi bekleyen dolmuşlara binerek Karagöl Tabiat Parkına geçiyoruz. (10.00) yaklaşık bir saatlik serbest zaman içerisinde Karagöl de muhteşem manzaralarla fotoğraf çekip güzel doğanın tadını çıkartıyoruz. (11.00) tekrar dolmuşlarımıza binerek Borçka da bizi bekleyen aracımıza geçiyoruz. (11:45) Hopa’da serbest öğlen yemeği(ekstra) molası sonrası Sarp Sınır Kapısı’na geçerek Batum programımıza başlıyoruz.
(Batum giriş ücreti 150 TL - Harç pulu, otobüs ücreti ve sigorta) (14.30) Sınır kapısı giriş işlemlerinden sonra yürüyerek Gürcistan ülkesinin Acara özerk Cumhuriyetinin başkenti Batum şehrinin girişine geliyoruz. (Batum ile ilgili önemli uyarılar aşağıda belirtilmiştir. Lütfen detaylı okuyunuz!!!.) Batum merkeze gitmek üzere Aracımıza biniyoruz. (13.00) Sınırdan Batum merkez yaklaşık 15 km. 20 dakikalık bir yolculuktan sonra Batum merkezdeyiz. (15.30) Daha sonra Sırasıyla Orta Camii, Piazza meydanı, Avrupa meydanı, Tiyatro meydanı ve son olarak Batum bulvarını birlikte geziyoruz. Batum bulvarında serbest zaman vereceğiz. Buluşma noktamız dönme dolap. Dönme dolabın hemen yanında bulunan Ali ve Nino heykelinin önünde fotoğraf çekiyoruz, rehberimiz bilgi veriyor. (19. 00) Gezimizden sonra otobüsümüzle çıkış için sınır kapısına gidiyoruz. (19.30) Çıkış işlemlerinden sonra Türkiye tarafına geçiyoruz. (20.00) Otobüsümüze binip 2 saat bir yolculuk yaparak tekrar Ayder yaylasına geliyoruz. (21.45) Akşam yemeği ve konaklama için Ayder'deki otelimize geçiyoruz. (22.00) ---
Not. Gümrük işlemleri yoğunluğuna göre geç
saatte otelde olunacaktır. Akşam yemeği saati ona göre belirlenecektir ---
5. Gün
Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından harekete geçiyoruz. (08.00) Çamlıhemşin ilçesine varıyoruz. (08.30) Burada Minibüslerle başka bir vadiyi gezeceğiz. Çat Vadisi. Çat vadisi boyunca (yaklaşık 25 km), devam ederek ilk önce Şenyuva köyünden geçip, bölgenin en büyük taş kemer köprüsü olan Şenyuva köprüsünde fotoğraf molası vereceğiz. (09.00) Bu bölge Sevdaluk dizisinin çekildiği yer. Şenyuva köprüsü molasından sonra (09.15) tekrar minibüslerimize binip yolumuza devam ediyoruz. Yol boyunca muhteşem tarihi konaklar, derin vadiler ve muhteşem manzaralar karşısında çok şaşıracaksınız. Şimdiki durağımız gerçek adı Zir kale (aşağı kale) ama halk dilinde adı Zil kale olan güzel bir kale. (09.45) Zil kaleyi gezerken göreceğiniz muhteşem coğrafyayı başka yerde görmeniz mümkün değil. Mutlaka görmenizi tavsiye ediyoruz. (Ekstra 10 TL) Kale çok rahat geziliyor. Kaleyi gezdiniz ve yoruldunuz. Kalenin hemen yanında bulunan tesiste çaylarımızı içerek ve bol oksijene doyarak dinleniyoruz. (10.15)
Zil kale gezisinden sonra yine yolumuza devam ediyoruz. Yarım saat daha giderek güzel bir şelale göreceğiz. Palovit şelalesi. (10.45) Bölgenin en hızlı akan şelalesi ve 15 metre yükseklikten akıyor. Önceleri şelale sadece yukarıdan izleniyordu. Ancak merdiven yapıldı ve merdivenden vadiye inerek şelalenin yakınına kadar gidebilirsiniz. Palovit şelalesi gezisinin ardından dönüşe geçiyoruz. (11.15) Çamlıhemşin de bulunan aracımıza geçerek Çamburnu’nda güzel manzaralı bir restaurantta Serbest Öğlen yemeği molası ( Pide, Balık, Et, Tavuk seçenekleri (ekstra)) daha sonra Sürmene ve Arsin Araklı ve Yomra dan geçerek Trabzon merkeze varıp Maçka Vadisine geçiyoruz.
Trabzon’un Maçka ilçesinden içeriye doğru gidip Altındere vadisi milli parkına giriş yapıyoruz. (16.00) Burada yeşilin 1001 tonunu göreceksiniz. Gözlerimiz yeşile doyacak. Şimdiki durağımız dünyaca ünlü Sumela Manastırı. Manastıra minibüslerle çıkacağız. Minibüslerden indikten sonra önce sağ patika yoldan aşağı inerek Aya varvara kilisesini göreceğiz.
"Aya Varvara Kilisesi yıllarca atıl durumda bulunan, Sümela'nın gözetleme kulesi tarzında bir kiliseydi. Kiliseyi ziyaret eden turistler seyir terası ile Sümela Manastırı'nı uzaktan seyrediyor, yapılan dijital sunumla Sümela Manastırı'nı üç boyutlu izleyebiliyor. “Kilisede, Sümela’nın hem tarihi hakkında bilgilenme ve hem de uzaktan doğal güzelliklerini görme imkânı sunuluyor. Aya varvara kilisesi gezisi sonrası 20 dakika yürüyerek manastırın kapısına varmış olacağız. (17.00)
Yeşilliklerin içinde bulunan Karadağ’ın eteklerine kaya oyularak inşa edilmiş olan Manastırı gördüğünüzde şaşkınlığınızı gizleyemeyeceksiniz. 1250 mt yükseklikteki Sumela Manastırı’nı gezerken rehberimizin anlatımlarından sonra bir kez daha büyüleneceksiniz. Burada Manastır içerisinde, Mutfak, Rahip Odası, Kaya Kilisesi, Muhafız Odaları, Kütüphane bölümlerini gezdikten sonra Altındere vadisinde çay, kahve molası veriyoruz. Vadide güzelce vakit geçirip fotoğraflarımızı çektikten sonra Gümüşhane yoluna dönüyoruz. Maçka ilçesini geçerek akşam yemeği için Zigana'da bulunan bir tesiste mola veriyoruz. (19.30)
Yemek sonrası Gece yolculuğu yaparak evlerimize dönüyoruz. Bir dahaki turda beraber olmak dileğiyle vedalaşıyoruz.
Dahil:
Hariç:
10 Temmuz 2025 - 16 Temmuz 2025
03 Temmuz 2025 - 09 Temmuz 2025
12 Haziran 2025 - 18 Haziran 2025
BATUM’A GİRİŞ İÇİN ÖNEMLİ NOTLAR: Lütfen Okuyunuz!!!
*Türkiye ile Gürcistan devletleri arasında Aralık 2011 yılında yapılan anlaşma gereği T.C. vatandaşları Batum’a girişlerinde üzerinde TC kimlik numarası bulunan kimlik kartları geçiş yapabilmektedir. T.C. nolu kimlik kartınızı seyahate çıkarken yanınıza almayı unutmayınız. (Varsa Pasaportunuz da yanınızda olsun).
*Nüfus cüzdanlarıyla Gürcistan’a gitmek üzere ülkemizden çıkacak vatandaşlarımıza çıkış işlemlerini gerçekleştiren görevlilerce “Giriş-Çıkış Formu” verilmektedir. Vatandaşlarımızın bu belgeyi Gürcistan’da kaldıkları süre boyunca yanlarında taşımaları ve ülkemize geri girişlerinde nüfus cüzdanlarıyla birlikte hudut görevlilerine ibraz etmeleri zorunludur. (Bu form acentemiz tarafından size verilecektir).
*Kimlik kartı dışındaki başka kartlar ile (ehliyet, kurum kimlikleri vs.) geçiş yapılamamaktadır.
*Kimliklerin yeni cipli olması gerekmektedir. Gürcü memurları Eski kimlik kabul etmemektedir.
*Yeni kimlik kartı müracaatı yapıp tur esnasında kimliği çıkmamış olan misafirlerimiz kendilerine verilen geçici kimlikle geçiş yapamazlar.
* Memurların yurt dışı çıkış izni olmak zorundadır. (çalıştıkları kurumlardan yurtdışı çıkış izni alınması gerekmektedir) 18 yaşından küçüklerin geçişi: 18 yaş altı çocukların (bebekler dahil) kimlikleri fotoğraflı olmak zorundadır. Kimlikle Gürcistan’a seyahat edecek 18 yaşından küçük Türk vatandaşlarının anne ve baba ile birlikte seyahat etmesi ya da yanlarında bulunmayan anne-babanın yazılı izin belgesinin sunulması gerekiyor. İzin belgesinin noterden tasdikli olması zorunlu. (18 yaş altı çocuklar için; anne ve baba vekâleti almak zorundalar (anne baba ile beraber tura katılmışsa gerek yok, sadece anne ile çocuk tura katılmışsa babadan vekâlet, sadece baba ile çocuk tura katılmışsa anne’den vekâlet almak zorundadır). 150 TL olan çıkış ücreti misafir tarafından ödenir.
*Gezi süresince acente sorumlumuz, gezi programındaki içerik aynı olacak şekilde programda değişiklik yapabilir.
*Gümrük yoğunluğu nedeniyle geçişlerde saat değişiklikleri programda aksamalar oluşabilir.
*Gezi boyunca değerli eşyalarınızın kaybolmasından ve gümrükten kaynaklanan aksamalardan acentemiz sorumlu değildir. Herhangi bir sebeple grupla Batum’a giremeyen yolcular için ayrı bir program yapılmayacaktır. Geçişlerde taşınabilecek para miktarı: Gürcistan’a geçişlerde Türk vatandaşlarının yanlarında 30 bin Lari veya üzerindeki tutara denk gelen Türk Lirası/döviz bulundurmaları halinde, bu tutarın sözlü ya da yazılı olarak gümrük memuruna beyan edilmesi gerekiyor. Beyan edilmeyen yüklü tutardaki nakit nedeniyle hapis ya da para cezası uygulaması yapılıyor.
İlaçla geçmek yasak: Gürcistan Hükümeti tarafından uyuşturucu madde ile mücadele kapsamında yapılan son düzenleme ile Gürcistan’a seyahat eden kişilerin düzenleme de belirtilen ilaçlar ile geçişi yasaklanmış olup, aksi halde cezai yaptırım uygulanmaktadır. Gürcistan’a seyahat edecek olan kişilerin zorunlu olmadığı takdirde beraberlerinde ilaç taşımamaları, zorunlu olduğu takdirde, reçetenin, doktor raporunun ve reçeteyi yazan doktorun sicil numarasını ve yetkisini gösteren resmi bir belgenin apostil tasdikli tercümesini yanlarında bulundurmaları gerekmektedir. Ülkeye girişlerde ilaç, et ve süt ürünleri kesinlikle kabul edilmiyor. Gürcistan’a seyahat esnasında, ağrı kesici dâhil hiç bir ilaç götürmeyiniz! Ağır para ve hapis cezası var. Yanınızda ilacınızı ancak Yetkili Sağlık Müdürlükleri tarafından apostille mührüyle onaylanmış evraklarla yanınıza alabiliyorsunuz.
Dikkat: (Batum yolculuğunda bilmeniz gereken bazı uyarılar)
* Kimseden emanet paket gibi malzeme alınmamalı. Sarp kapıda kaçak oyun. Sarp Sınır Kapısı’nda kaçakçı kadınlar cirit atıyor. İki ülkenin güvenlik güçleri ise kaçakçı kadınları izlemekle yetiniyor. Sınır kapısında işçi gibi çalışan kaçakçıların son oyunu ise gün yüzüne çıktı. Türkiye’ye Sarp Sınır Kapısı’ndan giren kaçak alkol ve sigaranın önüne bir türlü geçilemiyor. Kaçakçılar her geçen gün yeni çareler üreterek, alkol ve sigarayı Türkiye’ye sokmayı beceriyor. Kadınları kullandığı belirlenen kaçakçıların ülkeye soktukları sigara ve alkol ile büyük paralar kazandığı ve ülkeyi büyük bir zarar uğrattığı ileri sürüldü. Türkiye’ye geçmek için Batum’dan çıkış yapan ve tampon bölgeye ulaşan Gürcü kadınlar, burada ellerinde poşetlerle bekliyor. Bu sırada kadınlar, Türkiye dönerken sigara veya alkol poşeti bulanmayanlara, ellerindeki alkol ve sigara poşetlerini vermek için dil döküyor. Bu yöntemle verdikleri kaçak sigara ve alkolü tek tek yurda sokuyorlar. Poşeti alanlar takip edilerek, kontrolden geçtikten sonra sigara ve alkol poşetleri tekrar teslim alınıyor. Yurda soktukları alkol ve sigarayı sınırı geçtikten sonra teslim alan kaçakçılar, Artvin, Rize ve Trabzon’da piyasaya sürdüğü öğrenildi. Türkiye’de 170 TL civarında olan bir litre alkolün Sarp Kapısı’nda 70 TL’ye satın alındığı öğrenildi. Aynı yöntemin de sigarada olduğu ve 13,5 TL olan bir paket sigaranın gümrükte 8 TL olduğu ortaya çıktı. Bu arada free shoplarda ise alış veriş sırasında birçok kişiden fazla para alındığı ve şikâyete rağmen kimsenin bunu sorgulamadığı ileri sürüldü.
*Bu gezi programının tüm hakları Gezi ekibi turizm & seyahat acentesine aittir.
Gezeceğiniz yerler hakkında yazılarımız